ABD Merkez Bankasının (Fed) dün açıklanan son toplantısına ilişkin tutanaklar, ülkedeki ekonomik şartların uzun vadeli amaçların uzağında olduğunu ve maksatlara ulaşılıncaya kadar destekleyici siyaset duruşunun devam etmesi gerektiğini ortaya koydu. Tutanaklardaki, enflasyondaki yükseliş eğiliminin süreksiz olduğu ve daha çok iş gücü piyasasına odaklanılması gerektiği vurgusunun akabinde tahvil faizlerinin gerilemesi dikkati çekti.
Dün yüzde 1,33’ün üzerini test eden ABD’nin 10 yıllık tahvil faizleri, Fed’in toplantı tutanaklarının akabinde düşüşe geçerek yüzde 1,2580’e geriledi. Dolar endeksi ise yüzde 0,5 artışla 91 düzeyine çıktı.
Öte yandan dün açıklanan datalara nazaran ABD’de ocakta perakende satışlar yüzde 5,3 ve sanayi üretimi yüzde 0,9 artarak piyasa beklentilerini geride bıraktı. Üretici Fiyat Endeksi ise (ÜFE) ocakta aylık yüzde 1,3 yükselerek Aralık 2009’dan bu yana kaydedilen en süratli artışa işaret etti.
ÜFE’deki yükseliş, perakende kesimindeki güçlü seyir ve dünya genelinde emtia fiyatlarındaki artışlar enflasyona ait tasaları artırsa da Fed üyelerinin görüşleri şimdilik piyasa fiyatlamalarının dengelenmesini sağladı.
Bu gelişmelerle dün New York borsasında karışık bir seyir izlendi. Dow Jones endeksi yüzde 0,29 paha kazanarak rekorlarına devam ederken, S&P 500 endeksi yüzde 0,03 ve Nasdaq endeksi yüzde 0,58 düşüş kaydetti.
Avrupa tarafında, Avrupa Birliği’nin yaptığı mutabakatlarla yeni tip koronavirüs (Covid-19) aşısının tedarikine ait soru işaretleri ortadan kalkarken, Fed tutanakları öncesinde kapanan hisse piyasalarında, tahvil faizlerindeki yükselişler nedeniyle negatif bir seyir izlendi.
Dün İngiltere’de FTSE 100 endeksi yüzde 0,56, Almanya’da DAX 30 endeksi yüzde 1,1, Fransa’da CAC 40 endeksi yüzde 0,36 ve İtalya’da FTSE MIB 30 endeksi yüzde 1,12 bedel kaybetti.
Bugün uzun tatil sonrası sürece açılan Çin borsasında müspet bir seyir izlenirken, dün düşüşü ivme kazanan altının ons fiyatında reaksiyon yükselişleri görülüyor. Ons altın şu dakikalarda yüzde 0,5 artışla 1.783 dolara çıkarken, Brent petrolün varil fiyatı ise bedel kazanmaya devam ederek 64,8 dolarla Ocak 2020’den bu yana en yüksek düzeyini gördü.
Kapanışa yakın Japonya’da Nikkei 225 endeksi yüzde 0,2 ve Güney Kore’de Kospi endeksi yüzde 0,9 kıymet kaybederken, Çin’de Şanghay bileşik endeksi yüzde 1 yükseldi.
Yurt içinde, dün piyasalardaki dalgalanmalar devam etti. BIST 100 endeksi, gün içinde 1.530-1.555 bandında hareket etmesi sonrası bir evvelki kapanışa nazaran yüzde 0,14 bedel kaybederek günü 1.540,59 puandan tamamladı. Endeksin düşüşünde bankacılık paylarının yüzde 1’i aşan kayıpları tesirli oldu. Dün 7,06 hududuna kadar çıkması sonrası tekrar düşüşe geçen ve 6,9620’den kapanış yapan dolar/TL ise bugün bankalararası piyasanın açılışında 6,9760 düzeyinde süreç görüyor.
Analistler, ABD’de hayata geçirilmesi planlanan ekonomik takviye paketi ve Covid-19 salgını nedeniyle alınan önlemlerin kademeli olarak kaldırılmasına ait haber akışının gündemin odağındaki yerini koruduğunu belirterek, TCMB’nin faiz kararının da piyasaların tarafı üzerinde belirleyici olacağını tabir etti.
Teknik açıdan BIST 100 endeksinde 1.570 ve 1.582 düzeylerinin direnç, 1.525 puanın takviye pozisyonunda olduğunu lisana getiren analistler, dolar/TL’de ise 6,95-7,00 bandının takip edileceğini kaydetti.
AA Finans’ın gerçekleştirdiği ankete katılan ekonomistlerin büyük çoğunluğu, siyaset faizinin yüzde 17,00’de sabit bırakılacağını iddia ediyor. Ankete katılan 21 ekonomistin 5’i 100 baz puan, 1’i 75 baz puan artış beklerken, 15 ekonomist değişiklik olmayacağını öngörüyor. Ocak ayındaki PPK toplantısında siyaset faizi yüzde 17’de sabit bırakılmıştı.
Cumhuriyet
