CHP Ankara Milletvekili Murat Buyruk, koronavirüs aşısına ait tüm süreçlerin aydınlatılması için Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığı’na sunulan Meclis araştırma önergesi üzerine konuştu.
CHP Genel Lideri Kemal Kılıçdaroğlu’nun TBMM Küme Toplantısı’ndaki konuşmasına atıfta bulunan Buyruk, “Basit bir soru sordu, dedi ki: ‘Devlet Materyal Ofisi, fiyatsız girdiğini evrakıyla ispatladığımız 1 milyon doz aşı için rastgele bir ödeme yaptı mı, bir fatura kesildi mi?’ Karşılığı vermesi gereken kim? Devlet Materyal Ofisi Genel Müdürü. Kim? Onun bağlı olduğu Hazine ve Maliye Bakanı lakin kim karşılık veriyor? Sıhhat Bakanı. Pekala, olsun zira aşıyla ilgili. Sıhhat Bakanı nasıl bir karşılık veriyor derseniz? Devlet Materyal Ofisi Genel Müdürüne sormuyor, Hazine ve Maliye Bakanına sormuyor, kendisi bildiğini söylemiyor, Sinovac firmasından getirttiği dokümanları gösteriyor. Bu doküman bir kağıt modülüdür, doküman niteliği taşımaz. Pekala, Bakan niçin buna gereksinim duyuyor? Zira inandırıcı olması lazım” diye konuştu.
12 milyon doların neden ödendiğini soran Buyruk, “Biz diyoruz ki, ‘Bu 12 milyon dolar sizin ısrarla sakladığınız aracı firmanın komitesidir.’ Sayın Bakan şu dokümana güvenerek dedi ki: ‘Nakit akışı için yapılmış bir şey” dedi.
Emir’in konuşmasından öne çıkan başlıklar şöyle:
PATATES BASKI BİR MÜHÜR KULLANILMIŞ: Bakın, garip olan, güya bunda patates baskı bir mühür kullanılmış. Niçin? Zira şayet bu Çin’de üretildiyse, Çin’de üretildiyse nitekim bu evraklar Türkçesini niçin üretiyorlar, esasen İngilizcesini yazmışlar? Bu türlü akılsızca bir şey olur mu? Neresinden baksanız tutarsız ve bir bakana yakışmayacak derecede bizce yanlış bir süreç.
12 MİLYON DOLAR NİÇİN ÖDENMİŞ?: Pekala, 12 milyon doların ödendiğini anladık. Pekala, bu 12 milyon dolar niçin ödenmiş? Biz diyoruz ki: ‘Bu 12 milyon dolar sizin ısrarla sakladığınız aracı firmanın kuruludur.’ Sayın Bakan şu dokümana güvenerek dedi ki: ‘Nakit akışı için yapılmış bir şey.’ Bakın, burada diyor ki, buradan okuyoruz: ‘Geçici teminat mektubu gerekiyormuş, firma verememiş, o yüzden 1 milyon dozu parasız, ücretsizmiş üzere yolladık.’ Lakin Keymen firması dün açıklama yaptı, o da diyor ki: ‘Ben kimi masraflar yaptım. Bakın, teminat mektubu verdim, lojistik süreçler yaptım, dolum tesislerinin süreçlerini yaptım ve bu nedenle de bu masraflar için de bana 1 milyon dozu fiyatsız yolladılar.’
BİRİSİ ‘TEMİNAT’, OBURU ‘MASRAFLARA MENSUBEN’ DİYOR: Bir kere, bu ikisi ortasında tutarsızlık var, birisi ‘teminat’ diyor, başkası ‘masraflara mahsuben, ticareten mahsuplaştık’ diyor. İki doküman bile, iki firmanın sunduğu doküman bile tutarsız; bir. İkincisi, bizim mevzuatımıza nazaran maldan teminat olmaz, mal teminat olarak gösterilemez gümrükte. Bu, tarza muhalif, yasaya karşıt, akla muhalif, ticaretin mantığına da muhalif. Pekala, devam ediyoruz. Bakın, bu da faturası, sizin söylemekten çekindiğiniz fatura. Faturada parti ne kadar? 1 milyon 340 bin doz için gelmiş. Eliniz değmişken niçin bunu bu kadar yapmadınız madem bir bağış kelam konusu değilse? Niçin 1 milyon doz? Nereden çıkıyor 1 milyon doz?
BU TÜRLÜ BİR TİCARET VAR MIDIR?: Tekrar, burada firmanın açıkça bir karı kelam konusu. Bu paranın firmanın kasasında olduğu apaçık ortada. Bir an için yanlışsız olduklarını düşünelim. Diyelim ki masrafları var, masraflarını karşılıyor. O vakit bu şirketin masraflarının karşılığında fatura kesmesi, onları vergide beyan etmesi, onları gelirinden düşmesi gerekmez. Bu türlü bir ticaret var mıdır? Mümkün değil.
YAKALANDINIZ: Açık seçik yakalandınız. Neresinden baksanız tutarsızlık var. ‘Ticari sır’ kavramının gerisine saklanamazsınız. Ticari sır, 83 milyonun sıhhati kelam konusu olduğunda, tüyü bitmemiş yetimin hakkı kelam konusu olduğunda, halkımızın her bir kuruş vergisi kelam konusu olduğunda geçerli olamaz.
‘SORSAYDINIZ SÖYLEDİK’ DİYORSUNUZ: Firma diyor ki: ‘Biz, sorsalardı söylerdik. Gümrük memurlarından bunu almalarına gerek yoktu.’ Bakan diyor ki: ‘Bir telefon etseydiniz söylerdik.’ Ben bu Meclis kürsüsünden, Meclis’te soru önergesi vererek… Arkadaşlarımın, hepimizin lisanında tüy bitti, aylardır soruyoruz: Kontrat yaptınız mı? Mukaveleyi kiminle yaptınız? Kontrat üzerinde aşının ünite fiyatı kaç lira? Aşı bize kaç liraya mal oluyor? Nasıl, hangi partiler halinde gelecek? Bir gram karşılık gelmedi, bir gram. Sonra da yakalanınca ‘Sorsaydınız söylerdik’ diyorsunuz.
BİR TÜRLÜ ÖĞRENEMEDİK: Bakın, aracı var mı yok mu, bir türlü öğrenemedik. Evvel ‘Aracı…’ kem küm etti Sayın Bakan, sonra benim ‘Aracı var mı?’ ısrarlı sorularımı Sevilay Yılman sorunca ‘Aracı maracı yok, biz Çin’le direkt mukavelemizi imzalayacağız’ dedi fakat artık anlaşıldı ki mukavele Keymen firması ile Devlet Materyal Ofisi ortasında kurulmuş ve biz hala o mukavelenin detaylarını bilmek istiyoruz. İşin doğrusu, biz o kontratın ne olduğunu da biliyoruz.
İTİRAF ETMESİNİ BEKLİYORUZ: Bakın, bir Bakanın böylesine kritik bir bahiste, böylesine hassas bir hususta ‘Aracı var, yok, var -tekrar- yok’ demesi akla uygun mudur? Keymen firmasının etiketleri Çin’den gelen aşı kolilerinin üstünde yakalanınca bu sefer dedi ki: ‘Ya, biz Çin’den alıyoruz, direkt alıyoruz, daima onlarla görüşüyoruz ancak temsil ve lojistiğini bu firma sağlıyor. Temsil ve lojistik’ dedi, meğer Sayın Bakan hala aklımızla alay etmeye devam ediyor. Sayın Bakan, bir kez de doğruyu söyleyin, bir defa. Lojistik firması öteki bir firma, ‘Transshipping’ diye başlayan bir firma üzerinden lojistiği yapılıyor. Temsil de zati, bilindiği üzere imzalar Keymen tarafından atılıyor. Münasebetiyle artık, burada, Sayın Bakanın, Sıhhat Bakanlığı’nın niçin sakladığını biz, doğrusu, itiraf etmesini bekliyoruz.
‘FİRMA 1 KURUŞ ALMADIM’ DİYOR: Artık burada çok kıymetli bir sorun arkadaşlar, şu söylenebilir… Firma diyor ki: Ben Türkiye Cumhuriyeti’nden 1 kuruş almadım.’ Gerçek, almadın zira kuruşa gereksiniminiz yok, sizin işiniz milyon dolarlarla. 12 milyon dolar bu firmanın kasasında kalmıştır. Bu, evrakıyla ispat edilmiştir. Pekala, bu firma niçin tercih edilmiştir? Niçin Türkiye ısrarla, birinci günden itibaren ‘Cansız virüs aşısıdır ve alabileceğimiz tek aşı bu’ demiştir? Niçin öteki seçenekler başından beri denklemin dışında tutulmuştur? Sanki bakanlığın içerisinde bu firmayla birlikte hareket eden…
BU AYIP SİZİN HÜKÜMETİNİZE KÂFİ: Sanki Bakanlığın içerisinde bu firmayla ortaklaşan ve yalnızca birinci partinin komitesi olan 12 milyon doların ve daha sonra kazanılacak komitelerin paycısı olan öbür birileri mi var? Bir şeyi söyleyeceğim size, Sayın Liderin sabrını zorlamayacağım. Kıymetli arkadaşlar, dünyada yalnızca Sinovac aşısı alan, bir tek Sinovac aşısına mahkum olmuş, diğer aşıları şimdi alamamış diğer hiçbir ülke yok; bu ayıp da sizin hükümetinize kâfi.
Cumhuriyet
